Üniversite 5.0 Hayal mi Gerçek mi

Üniversite 5.0 Hayal mi Gerçek mi?
Kovid-19 krizi döneminde, talebin de etkisiyle üniversiteler eğitim sistemlerinin tüm disiplinlerinde hibrit modeli uygulanmaya başladı.
Yükseköğretim kurumları son zamanlarda eğitim hizmetlerini yeni yöntemlerle sunmak ve küresel alanda faaliyet göstermek durumuyla karşı karşıya. Bu nedenle üniversitelerin, derslerine her yerden ve her zaman erişim sağlama şeklini yeniden düşünmesi ve yeniden tasarlaması gerekiyor.
Aslında, yükseköğretim kurumlarının sadece Z Kuşağı öğrencilerinin artan dijital dönüşüm beklentilerini karşılamakla kalmayıp, aynı zamanda Alfa Kuşağının da bu konuda yaklaşmakta olan taleplerine de hazır olmaları önemli bir ihtiyaç.
2030'lara doğru öngörülen yükselişiyle Üniversite 5.0 kavramının tüm dünyayı tek bir kampüs olarak hedefleyen ve tüm eğitim hizmetlerini küresel olarak yerel ve zaman ötesi bir biçimde sunan dijital üniversite olarak adlandırılmakta olduğunu görüyoruz.
Günümüz dünyası sürekli teknolojik yeniliklerin yaşandığı bir yer. Yazılım dünyası dijital dönüşüm çağını hayatımızın her alanına yaydı. Yeni aktörler ise yapay zeka, sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik, karma gerçeklik vb. olarak ortaya çıktı. Bu elementlerin getirdiği karşı konulmaz dönüşüm zaten yüksek öğrenimi etkilediğinden, değişim ve gelişimin önünde durmak pek mümkün gözükmüyor.
21. yüzyılın üniversiteleri de mevcut sosyoteknik ikilemden ve dijital devrimin getirdiği değişim ve gelişimlerden muaf değil. Tarihsel açıdan, eğitim modellerinin her farklı dönemde; öğrencilere, alınan diplomalara ve diğer ilgili yeterliliklere giden geleneksel yolları aşan yeni eğitim seçenekleri sunmak için ortaya çıktığını biliyoruz. Dijital dönüşüm çağında, öğrencilerin örgün eğitimlerini modülerleştirilmiş online araçlarla birleştirmeleri ile insan kaynakları da geliştirilebilir. Böylece öğrenmede sürdürülebilirlik önemli ölçüde sağlanmış olur.
Sonuç olarak, günümüzde yeni kuşakların talebine bağlı olarak hibrit model eğitimlerin 2030 yılına kadar üniversitelerin tıp, mühendislik, sosyal bilimler ve daha birçok eğitim disiplininde farklı oranlarda artarak uygulanacağı söylenebilir. 2030'dan sonra ise geleneksel üniversiteler karma öğrenme modelini uygulamaya devam ederken, dijital yükseköğretim kurumları ise kaçınılmaz büyümelerine başlamış olacaklar.
Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkan Yardımcısı Dr. Ali Eşkinat ve Prof. Dr. Suat Teker tarafından yazılan orijinal makaleye ulaşmak için tıklayın: